Sistemik Aile Terapisi: Bu yaklaşım, aileyi bir sistem olarak ele alır ve aile üyeleri arasındaki ilişkilerin karmaşıklığını inceler. Terapistler, ailenin içsel dinamiklerini anlamaya gayreti içindedirler ve bu dinamikleri değiştirmek için çalışırlar. Bireylerin tek başına anlaşılamayacağını, bunun yerine aile gibi daha büyük bir sistemin parçası olarak anlaşılabileceğini öne süren sistem teorisinin ilkelerine dayanmaktadır.
Bowen Aile Terapisi: Murray Bowen tarafından geliştirilen ve aile sistemi içindeki ilişkilere odaklanan bir terapi yaklaşımıdır. Aile üyelerinin duygusal bağları, aile dinamikleri ve iletişimi üzerine çalışır. “Duygusal üçgenler” olarak adlandırılan dinamikleri ele alır. Bu, aile üyelerinin birbiriyle olan çatışmalarını ve bağımlılıklarını ifade eder. Aile üyelerinin geçmişlerini ve soy ağacını incelemeyi teşvik eder. Böylece ailenin köklerini ve geçmişteki deneyimleri daha iyi anlamalarına yardımcı olur. Aile üyelerinin duygusal bağımsızlık geliştirmelerine ve aile içi duygusal izolasyonu aşmalarına yardımcı olmaya odaklanır. Aile üyeleri, kendi duygusal sınırlarını tanımak ve sürdürmek konusunda desteklenir. Terapistin temel amacı, aile içi sorunları çözmek ve aile üyelerinin daha sağlıklı ilişkiler geliştirmelerine yardımcı olmaktır.
Yaşantısal Aile Terapisi: Bu yaklaşım, bireylerin geçmişlerine odaklanmak yerine, şu anki duygusal deneyimlerine ve içsel dünyalarına odaklanmayı önem verir. Yani, kişilerin “intrapsişik” olarak adlandırılan içsel deneyimlerine odaklanır. Bu, terapinin geçmişteki travmaların veya deneyimlerin derinlemesine keşfine dayanmak yerine, şu anki duygusal tepkilerin ve düşüncelerin daha derinlemesine anlaşılmasına dayanır. Özellikle duygulara odaklanır. Bu yaklaşıma göre sağlıklı ailelerde duyguların açık bir şekilde ifade edilmesine imkân sağlanır ve duyguların etkileşimine izin verilir. Sağlıksız ailelerde ise duygusal ifadeler kısıtlanır, duygusal risk almaktan kaçınılır ve empati kurabilmek zorlaşır. Bu nedenle duygusal açıdan daha zengin bir iletişime imkân veren, duygusal deneyimlerin aile üyeleri tarafından tanındığı, onaylandığı bir ilişki modeline odaklanır. David Kantor, Virginia Satir, Cari Whitaker, Bernard Guerney, Louise Guemey, Walter Kempler, Leslie Greenberg, Susan Johnson ve David Keith önemli temsilcileri arasındadır (Gladding, 2011).
Yapısal Aile Terapisi: Bu yaklaşım, ailedeki yapı ve hiyerarşi ile ilgilenir. Terapist, aile üyelerinin rollerini, kurallarını, hiyerarşiyi ve etkileşim kalıplarını inceleyerek ailenin nasıl çalıştığını anlamaya çalışır ve daha sağlıklı bir şekilde düzenlemeye çalışırlar. Terapinin odak noktası, aile üyeleri arasındaki ilişkilerin ve aile yapısının bir bütün olarak nasıl çalıştığıdır. Salvador Minuchin, Braulio Montalvo, Bernice Rossman, Harry Aponte ve Charles Fishman, önde gelen kuramcılardır.
Stratejik Aile Terapisi: Stratejik terapi, ailedeki belirli sorunları ele alır ve bu sorunları çözmek için stratejiler geliştirir. Terapistler, aile üyelerine belirli görevler verir ve bu görevler aracılığıyla değişim sağlamaya çalışırlar. Bu yaklaşım, sorunların hızlı bir şekilde ele alınmasına ve çözülmesine odaklanır. Aile üyeleri, terapinin sonunda belirlenen hedeflere ulaşmış olurlar ve daha sağlıklı bir aile dinamiği geliştirmeleri amaçlanır. Hedef ve sonuç odaklıdırlar. Davranışsal değişim amaçlanır. Kısa sürelidir. “Dört genel prosedür kullanılır; problemin net bir şekilde tanımlanması, önceden denenmiş tüm çözümlerin incelenmesi, somut değişimin tanımlanması ve değişim için stratejinin tanımlanması ve uygulanması. İçeriğe değil sürece vurgu yapılır” (Gladding, 2011, s. 286). Paul Watzlawick, John Weakland ve Cloe Madanes, Jay Haley ve Cloe Madanes önde gelen isimlerdendir.
Çözüm Odaklı Aile Terapisi: Bu yaklaşım, bireylerin veya ailelerin sorunlarına odaklanmak yerine çözüm arayışına yönlendirmek suretiyle pozitif değişiklikleri hedefler. Çözüm Odaklı Terapi, genellikle kriz dönemlerinde veya belirli sorunların üstesinden gelmek istendiğinde kullanılır. Bireylerin ve ailelerin mevcut güçlü yönlerini tanımalarına ve bu güçlü yönleri çözüm üretmek için kullanmalarına yardımcı olur. Şimdiki zaman vurgu yapılır. Küçük çözümler önemsenir. Terapistler, aile üyelerine iyimserlik içeren sorular sorarlar ve ailenin daha önce attığı küçük ancak belirgin adımları vurgularlar. Bu yaklaşım, olumlu değişikliklerin teşvik edilmesine ve aile üyelerinin kendi potansiyellerini keşfetmelerine yardımcı olur. En önemli temsilcileri Steve deShazer ve Bili O’Hanlon’dır.
Duygu Odaklı Aile Terapisi: Bu yaklaşım, aile üyelerinin duygusal deneyimlerine odaklanır. Terapistler, duygusal ifadeyi teşvik eder ve aile üyelerinin birbirlerini daha iyi anlamalarına yardımcı olur. Çiftlere daha sağlıklı bağlanma stilleri geliştirmelerine ve ilişkilerinde daha fazla duygusal yakınlık ve güven oluşturmalarına yardımcı olan bir terapi yaklaşımıdır. Terapist duyguların olumlu bir rol oynadığını vurgular ve çiftlerin kendi duygusal deneyimlerini anlamalarına yardımcı olur. Terapide güven ve iyi niyet öne çıkartılır. İçsel yaşantının keşfi oldukça önemlidir. Çiftlerin duygusal deneyimlerini odak noktasına alır ve bu deneyimleri anlamalarına yardımcı olur.
Öyküsel Aile Terapisi: Bu yaklaşım, danışanların yaşamlarını hikayeler çerçevesinde ele alarak daha iyi anlamalarını ve olumlu değişiklikler yapmalarını teşvik eder. Özellikle zorlu yaşam koşulları altında olan ailelerle çalışırken etkili olabilir. Terapistler, danışanlara alternatif hikayeler sunarak onların yeniden yazılmasını sağlar ve böylece olumsuz deneyimlerin üstesinden gelmelerine yardımcı olur. Bu yaklaşım, sorunlarla başa çıkmak için yaratıcı ve esnek bir yaklaşım benimser.
Bilişsel-Davranışçı Aile Terapisi: Bu yaklaşım, bireylerin ve ailelerin duygusal sorunlarını ve ilişki sorunlarını ele alırken, bilişsel ve davranışsal değişimleri hedefler. Mantıklı olmayan düşünceler, ya hep ya hiç tarzı düşünmeler, aşırı genellemeler gibi zihinsel olarak çarpıtılmış düşüncelerin uyumsuz davranışlarla ilişkili olduğunu ve ilişkilerde sorunlara yol açtığını düşünmüşlerdir. Aile üyelerine daha sağlıklı düşünce ve davranış kalıpları geliştirmeleri konusunda yardımcı olunur. Önde gelen temsilcileri Aaron Beck, Albert Ellis, Norman Epstein’dır.
Psikodinamik Aile Terapisi: Bu yaklaşım, aile üyelerinin geçmişteki deneyimlerinin şu anki ilişkilere etkisini anlamaya çalışır. Psikodinamik kavramlar kullanarak, aile içi dinamikleri analiz eder. “Psikodinamik aile terapisinde bilinen önemli kişiler Nathan Ackerman, Ivan Boszormenyi- Nagy, James Framo, Theodore Lidz, Norman Paul, Donald Williamson, Robin Skynner ve Lyman Wynne’dir. Ancak, genellikle Ackerman bu yaklaşımın öncüsü aile terapisinde yer edinmesi yönündeki en güçlü savunucusu olarak kabul edilir” (Gladding, 2011, s. 191).
Aile Terapisinde Kullanılan Teknikler Nelerdir?
Aile terapisi, aile içi ilişkileri ve dinamikleri ele almak için çeşitli teknikler ve yöntemler kullanır. Bu teknikler, ailenin özel ihtiyaçlarına ve terapistin yaklaşımına göre değişebilir. Aile terapisinde kullanılan bazı yaygın teknikler şunlardır:
Aile Konseyi: Aile üyeleri, bir konsey oturumunda bir araya gelirler ve açık iletişim kurmaya teşvik edilirler. Bu oturumlar, aile içi sorunları ele almak ve herkesin görüşünü ifade etmesini sağlamak için kullanılır. Örneğin, aile konseyi toplantısında bir çocuk, okulda yaşadığı sorunları ailesiyle paylaşır.
Rol Oynamalar: Aile üyeleri, terapist rehberliğinde farklı rolleri oynarlar. Bu teknik, aile üyelerinin duygusal deneyimlerini ve farklı bakış açılarını daha iyi anlamalarına yardımcı olabilir. Şu şekilde örneklendirilebilir:
Anne Rolü: Baba, terapist rehberliğinde, anne rolünü oynar. Anne gibi davranır ve konuşur: “Çocuklarla daha fazla vakit geçirmeliyiz ve onların hislerini daha iyi anlamalıyız.”
Baba Rolü: Anne, baba rolünü oynar ve baba gibi davranır. “İşte çalışmalıyım ve para kazanmalıyım, bu yüzden daha fazla vakit ayıramam.”
Terapist, her bir aile üyesinin rol oynamasını yönlendirir ve onları duygusal ifadelerini ve düşüncelerini açıklamaya teşvik eder. Bu oturum, anne ve baba arasındaki iletişim sorunlarını daha iyi anlamalarına ve farklı bakış açılarını görmelerine yardımcı olur.
Aile Ağacı ve Soy Geçmişi İnceleme: Aile ağacının oluşturulması ve geçmişteki aile ilişkilerinin incelenmesi, aile üyelerinin geçmişten gelen kalıpları ve etkileşimleri anlamalarına yardımcı olur.
Zamanda Yolculuk: Bu teknik, aile üyelerini geçmişteki veya gelecekteki bir olayı canlandırmalarını sağlar. Bu, aile içi ilişkilerin nasıl şekillendiğini ve gelecekte nasıl geliştirilebileceğini görmelerine yardımcı olur. Örneğin çocuk ve anne, ailecek yaptıkları tatillerini hatırlayarak geçmişteki mutlu anıları canlandırabilirler.
Aynalama Tekniği: Aile üyeleri, birbirlerinin duygusal deneyimlerini yansıtır ve ifade eder. Bu, empati geliştirmek ve iletişimi artırmak için kullanılır. Duygusal ifadesini yansıtan aile üyesi, duygularını ifade eder. Örnek olarak “Kendimi yalnız hissediyorum ve anlaşılmak istiyorum” şeklinde ifade kullanılabilir. Diğer aile üyeleri de ayna rolü üstelenir ve duygusal ifadeyi şu şekilde yansıtır: “Anladığım kadarıyla, kendini yalnız hissettiğini ve anlaşılmak istediğini söylüyorsun.” Terapist, bu süreci yönlendirir ve duygusal ifadelerin daha iyi anlaşılmasına yardımcı olur.
Çatışma Çözümü Becerileri: Aile üyelerine çatışma çözümü becerileri öğretilir. Bu, olası sorunları ele alırken daha yapıcı bir şekilde iletişim kurmalarına yardımcı olabilir. Örneğin, bir aile üyesi, “Ben mesajı” kullanarak hislerini açıklar ve diğer aile üyeleri de bu tür iletişimi benimseyerek yanıt verme beceresi elde ederler.
Aile İçi İletişim Becerileri Eğitimi: Aile üyeleri, açık ve sağlıklı iletişim becerilerini geliştirmek için eğitilirler. İletişimde dinleme, empati ve açık ifade gibi konular ele alınır.
Oyun Terapisi: Özellikle çocuklarla çalışırken, oyunlar ve aktiviteler aracılığıyla duygusal ifadeyi ve ilişkileri geliştirmek için kullanılır.
Ev Ödevleri ve Gözlem: Aile üyelerine, evde belirli görevler verilir ve bu görevlerin yerine getirilmesi izlenir. Bu, aile üyelerinin sorumluluklarını ve katkılarını anlamalarına yardımcı olur.
Hikâye Anlatma: Aile üyeleri, kendi aile hikayelerini anlatırlar. Bu, aile tarihini ve deneyimlerini daha iyi anlama ve paylaşma fırsatı sunar.
Örnek: Bir aile üyesi, ailenin çatışmaları hakkında kısa bir hikaye anlatmaya başlar. Örneğin, “Bir gün, anne ve baba arasında büyük bir çatışma yaşandı. Odama gidip kapımı kapatmak zorunda kaldım. Bu beni çok korkuttu. Diğer aile üyeleri, sırayla benzer şekilde hikayelerini anlatır. Her bir hikâye, aile içi çatışmanın etkilerini ve duygusal deneyimleri ifade eder. Terapist, bu hikayeleri dinler ve aile üyelerinin duygusal deneyimlerini anlamaya çalışır. Terapist, bu hikayelerin ardındaki duygusal temaları ve aile dinamiklerini açıklar. Bu hikâye anlatma oturumu, aile üyelerinin duygusal deneyimlerini ve aile içi çatışmaların etkilerini daha iyi anlamalarına yardımcı olur. Aynı zamanda, aile üyeleri arasında duygusal bağların güçlenmesine ve iletişimin gelişmesine yardımcı olur.
Bunun dışında farklı yaklaşımlarda farklı teknikler kullanılır. Bu yaklaşımların kullandığı teknikleri şu şekilde özetleyebiliriz:
Psikodianimik teknikler: Transferans, rüya analizi, yüzleştirme, güçlü yanlara odaklanma, yorum.
Yaşantısal teknikler: Biçimlendime / heykel yapma, oyun terapisi, filial terapi, mizah, kukla görüşmeler.
Davranışçı teknikler: Klasik koşullanma, sönme, olumlu pekiştirecek, biçimlendirme/şekillendirme, sistematik duyarsızlaştırma.
Yapısalcı teknikler: İzleme, onaylama, uyma, yeniden çerçeveleme, vurgulama, denge bozma, sınır koyma, yeniden yapılandırma, bilişsel yapılar ekleme.
Stratejik teknikler: Yeniden çerçeveleme, yönerge, paradoks oluşturma, zora koşma, -mış gibi yapma, konumlama.
Çözüm odaklı teknikler: Mucize soru, dinleme ve kabul, iskelet anahtarlar, derecelendirme, haritalama.
Öyküsel teknikler: Mektuplar, ikilemler gündeme getirme, sorunun dışsallaştırılması.
Aile Danışmanı Hüseyin Özden
Kaynakça
Gladding S.T. (2011). Aile terapisi: tarihi, teori ve uygulamaları (5th.ed.). İ. Keklik, İ. Yıldırım (Çev. Ed.). Türk PDR Yayınları.