Çocuklarda dikkat eksikliği problemleri özellikle son yıllarda aileler başta olmak üzere okullarda ve çeşitli ortamlarda sıklıkla dile getirilen sorunlar arasındadır. Günümüzde oldukça sık rastlanan bir tanı kategorisi olan dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu psikiyatri servislerinde oldukça fazla gözlenen bir durumdur. Gerek tek başına gerek ise birçok farklı bozukluğa eşlik ederek görülen dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu tanısının yaygınlığı birçok uzmanın dikkatini çekmektedir.
Özellikle okul çağındaki çocuklarda görülen ve çocukların yaramaz, dalgın, tembel gibi damgalanmalarına yol açan dikkat problemleri ailelerin dilinden düşmeyen bir problemdir. “Benim çocuğum dikkatsiz. Sınavda dikkatsizlik yapıyor.” gibi cümleleri çok sık duyarız. Peki bu çocuklar neden dikkat problemi yaşamaktadır. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu nörogelişimsel bozukluklar kategorisinde sınıflandırılır. Bu demektir ki beyin kimyasallarında ve yapılarında bir değişim söz konusudur. Buradan anlaşılacağı üzere bu bozukluğun biyolojik ve gelişimsel bir kökeni vardır. Bazı diğer duygusal sorunlar, çevreden kaynaklı biyolojik olmayan problemler beynimizin dikkatten sorumlu bölgelerini etkiler mi? Bu sorunun cevabının evet olduğu uzun süredir bilinmektedir. Çevre ve gen etkileşmesiyle birçok bozukluğun ortaya çıktığı ve iki tarafın da tek başına sorumlu olmadığı bilinen bir durumdur. Çok iyi bir çevrede yetişen bireylerde genetik alt yapı uygun olsa da birçok rahatsızlık ortaya çıkmayabilir. Dolayısıyla dikkat problemlerine yol açan biyolojik ve gelişimsel unsurların yanı sıra insanın bilişsel ve duygusal gelişimini etkileyen çevresel faktörlerin dikkat problemleri üzerindeki etkisini göz önünde bulundurmalıyız.
Aileler ve okullar çocukların damgalanmasının önüne geçerek dikkat problemi yaşayan çocuklara gerekli desteği sağlamalıdır. Çocuklar kendilerine söylenen herhangi bir sözden çok etkilenmektedir. Bizler onlara dikkatsiz dediğimizde kendilerini dikkatsiz olarak tanımlamakta ve çabalamaktan vazgeçerek “Ben dikkatsiz olduğum için sınavdan düşük alıyorum.” diyerek çalışma düzeylerini düşürürler. Dikkat problemlerinin altında yatan psikolojik ve çevresel faktörleri göz ardı etmeden gerekli desteği ve gerekli görüldüğü durumlarda tedaviyi sağlamak çok önemlidir.
Sonuç olarak dikkat problemlerinin yüzeyde görülen sebeplerinin yanı sıra görülmeyen gizli kalan kaynaklarına odaklanmak ve dikkat problemlerinin başka bir ruhsal problemle komorbid görülebileceğini ve bu hastalıkların habercisi olabileceğini göz ardı etmemek hem ailelerin hem uzmanların sorumluluğundadır.