2024’te İzlenmesi Gereken En İyi 10 Psikolojik Film: Zihin Büken Sinema Sanatının Başyapıtları

2024’te İzlenmesi Gereken En İyi 10 Psikolojik Film: Zihin Büken Sinema Sanatının Başyapıtları

Sinema dünyasının en derin ve etkileyici kollarından biri olan psikolojik filmler, izleyicileri hem duygusal hem de zihinsel bir yolculuğa çıkarır. 2024 yılı, bu türün unutulmaz eserlerini bizlere sunarken, sinema severler için bir keşif alanı sunuyor. Bu rehberde, “Zihin Büken Sinema Sanatının Başyapıtları” olarak nitelendirebileceğimiz, yılın en iyi 10 psikolojik filmi sizler için derledik. Bu filmler, sadece hikayeleriyle değil, görsel şölenleri, derin karakter analizleri ve sizi düşünmeye sevk eden senaryolarıyla da ön plana çıkıyor. Koltuğunuza derinlemesine oturun ve zihninizi saracak bu sinematik yolculuğa hazır olun. İşte, sizi alışılmadık hikayelerin derinliklerine sürükleyecek olan 2024’ün en iyi 10 psikolojik filmi!

1) Fight Club (Dövüş Kulübü) – 1999

Yönetmen: David Fincher

Filmde isimsiz bir karakter vardır (Edward Norton). Karizmatik Tylor Durden (Brad Pitt) ve isimsiz karakter tanışır. Öfke ve hayal kırıklıklarıyla dolu bu iki adam birlikte Dövüş Kulübü’nü kurarlar. Bu kulüp onların öfke ve hayal kırıklıklarıyla başa çıkma yöntemidir. Tylor’un tahmin edilemeyen eylemlerinin sonuçları olarak doğan psikolojik süreç, filmi derinleştirir.

2) Inception (Başlangıç) – 2010

Yönetmen: Christopher Nolan

Düşüncelere sızma yeteneği olan ekibi yöneten hırsızlık uzmanı-Dom Cobb (Leonardo Di Caprio), bir iş adamının zihnine girer. Adamın zihnindeki değerli bilgileri almaya çalışır. Geçmişte yaşanan kişisel zorluklar ve bu iş adamının tehlikeli teklifi, gerçeklik ve rüya arasında belirsizlik doğurur.

3) Eternal Sunshine Of The Spotless Mind – 2004 (Sil Baştan)

Yönetmen: Michel Gondry

Filmde, Joel (Jim Carrey) ve Clementine (Kate Winslet) bir ayrılık yaşar. Bu ayrılık sürecinde herşeyi unutmak için farklı bir prosedür uygulanır. Joel bu süreci yaşarken, ilişkisindeki güzellikleri yeniden fark eder ve bu güzelliklerin silinmesini istemez.

4) Shutter Island- 2010

Yönetmen: Martin Scorsese

Shutter Island’da bir akıl hastanesinde kaybolan suçlunun gizemi araştırılır. Bu araştırmayı iki federal dedektif -Teddy Daniels (Leonardo DiCaprio) ve Chuck Aule (Mark Ruffalo) yapar. Adanın sırları ve Teddy’nin geçmişi arasındaki bağlantı olayları karmaşıklaştırır. Derinliklere indikçe gerçeklikle ilgili sorgulamalar başlar.

5) Black Swan (Siyah Kuğu)- 2010

Yönetmen: Darren Aronofsky

Filmde baletlerden biri -Nina Sayers (Natalie Portman)- başrolü oynama şansı elde eder. Bu süreçte çevresinde baskı hissetmeye başlar. Gerçeklik ve sanrılar arasında kaybolurken zamanla bir çöküş yaşar. İçsel olarak yaşadığı çatışmalar onu karanlığa iter.

6) Memento- 2000

Yönetmen: Christopher Nolan

Hikaye zaman açısından değerlendirildiğinde, ileriye ve geriye doğru akar. Baş kahraman Leonard Shelby (Guy Pearce) kısa süreli olarak hafızasını kaybeder. Karısı öldürülen Leonard, bu cinayeti çözmeye çalışır. Filmde olaylar ters sırayla ilerlediği için Leonard’ın gerçeklikle mücadelesi seyircileri düşündürür.

7) American Psycho-2000

Yönetmen: Mary Harron

New York’ta yatırım bankacısı olan Patrick Bateman (Christian Bale) çok zengin biridir. Patrick’in başarılı bir hayatı vardır. Bu yaşamının yanında şiddet içerikli ve bazı psikopatik eğilimler sergilediği ikinci bir yaşamı daha vardır.

8) Requiem For A Dream -2000

Yönetmen: Darren Aronofsky

Filmde dört kişinin hayatı anlatılır. Bu kişilerin uyuşturucu bağımlılığı nedeniyle hayatlarında zorluklarla karşılaştıkları görülür. Yaşadıkları çöküş anlatılır. Sara Goldfarb’ın (Ellen Burstyn) oğlu Harry ve arkadaşları Marion ve Tyrone’un da içinde olduğu öyküde, bağımlılık ve umutsuzluk hissedilir durumdadır.

9) The Machinist (Makina)- 2004

Yönetmen: Brad Anderson

Uykusuzluğu olan bir fabrika işçisi Trevor Reznik (Christian Bale) suçluluk hisleri yaşar. Bir kaza olur ve bu kazanın gizemini gözlemlemeye başladığında, kendi zihninin karmaşık dünyasıyla tanışır.

10) A Beautiful Mind (Akıl Oyunları)- 2001

Yönetmen: Ron Howard

John Nash (Russel Crowe) bir matematik dehasıdır. Film onun hayat hikayesini anlatır. Nash şizofreni teşhisi alır. Filmde şizofreni süreci ve onunla nasıl başa çıktığı, gerçeklikle yaşadığı mücadele anlatılır.

 

Psikolog Gözde Sivrikaya

14.12.2023
8.882
Ziyaretçi Yorumları

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.